Şu dünyada kendinizi korumanız gereken durumlardan birisi erkek dedikodusuna, diğer de erkek duygusallığına maruz kalmaktır. Zira çoğunlukla kadına atfedilen bu iki hususta da, aslında kadınlar erkeğin eline su bile dökemez. Hele terk edilen, aldatılan, ilişkisinde mutlu olmayan bir erkeğin yakınlarındaysanız, vay halinize. Tabii ki kişisel bir yargı bu ve böyle bir erkeği anlatmada Halil Gökhan’ın başarısını yadsıyamayız. Umutsuz Romantik Bir Adamın Günlük Acıları isimli son kitabında Gökhan, ‘âşık’ bir adamın yaşadıklarını anlatıyor. Net olarak bir kadından bahsetmiyoruz ama burada, aşka âşık bir adam bu. Belki yıllar önce terk edilmiş hâlâ onun acısını yaşıyor, belki bizzat o terk etmiş onun pişmanlığını çekiyor. Hayat denen şu yolda, Penelope’sine kavuşmak ve mutluluğa ulaşmak için adım adım yürüyen çağdaş bir Odysseus hikâyesi aslında Gökhan’ın anlattığı. Araya alıntıladığı antik dönem eserleri ve onların değerlendirmeleriyle, hiç de antikitede anlatılan aşklara özenip Werther gibi acılar çekmememizi söylüyor aslında. Ne de olsa her kadın Penelope değil artık. Ama yanlış anlamayın, Penelope’nin gösterdiği sadakati gösterecek kadın da kalmadı gezegenimizde, erkek de.
ÇAĞLAYAN ÇEVİK/Hürriyet
urbaga.
HALİL GÖKHAN
ISBN 9786051430683
80 sayfa